Dinimiz, insanı maddî ve manevî zararlardan korumak için birtakım kurallar koymuş; bu amaçla necis, kötü ve zararlı olan şeyleri yasaklamış; temiz, güzel ve faydalı olanları da helal kılmıştır (el-Bakara, 2/168, 173; el-A‘râf, 7/157). Kur’ân-ı Kerîm’de, “Allah, size ancak leş, kan, domuz eti ve Allah’tan başkası adına kesileni haram kıldı…” (el-Bakara, 2/173; el-Mâide, 5/3; el-En‘âm, 6/145; en-Nahl, 16/115) buyrularak domuzun necis olduğu ve etinin de haram kılındığı açıkça ifade edilmiştir. Her ne kadar bu âyet-i kerîmelerde, domuzun etinin haram kılındığından söz edilmiş ise de En‘âm sûresinin 145. âyetinde geçen “rics” kelimesi ile A‘râf sûresinin 157. âyetinde yer alan “(Allah) onlara pis ve murdar olan şeyleri haram kılar.” ifadelerini birlikte değerlendiren İslâm âlimleri, domuzun sadece etinin değil bütün cüzlerinin necis olduğunu ifade etmişlerdir (Kâsânî, Bedâʾi, 5/142, 305).
Hz. Peygamber (s.a.s.), içki, leş, put ve domuzun satımının Allah ve Resûlü tarafından kesinlikle yasaklandığını bildirmiştir (Buhârî, Büyûʽ, 112 [2236]; Müslim, Müsâkât, 71 [1581]).
Konuyla ilgili bu âyet ve hadislere dayanan İslâm âlimleri; domuzun Müslümanlar açısından mütekavvim (dinin mal kabul edip haram kılmadığı) bir mal olmadığını, mal olmayan bir şeyin Müslümanın mülkü olamayacağı gibi akde de konu olamayacağını, bu sebeple satışının geçersiz, ticaretinin haram olduğunu söylemişlerdir (Kâsânî, Bedâʾi, 5/142, 305; Mevsılî, el-İhtiyâr, 2/23; İbn Abdilber, el-Kâfî, 2/675; İbn Rüşd, Bidâyetü'l-müctehid, 3/146). Buna göre domuzun yetiştirilmesi de satılması da haramdır. Dolayısıyla domuz üretimi veya ticaretinden elde edilen kazanç da haramdır.