Seferî kimse, hem seferî olan cemaate, hem de mukim olan cemaate imamlık yapabilir. Seferî olan kişi dört rek'atlı farz namazları iki rek'at kılacağı için mukim olan cemaate namaz kıldıracağı zaman, namaza başlamadan önce, “Ben seferîyim, ikinci rek'atın sonunda selâm vereceğim. Ben selâm verince siz selâm vermeksizin kalkıp namazınızı tamamlayınız.” şeklinde cemaati uyarması, karışıklığı önlemek bakımından uygun olur (Kâsânî, Bedâi‘, 1/101-102; Merğinânî, el-Hidâye, 1/81). Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s.), Mekke’nin fethinden sonra Mekke’de kaldığı sürece namazları kısaltarak kıldırmış ve “Biz misafiriz, siz namazlarınızı tamamlayınız.” (Ebû Dâvûd, Salâtü’s-sefer, 10 [1229]) buyurmuştur. Hz. Ömer de (r.a.) aynı şekilde, Mekke’ye geldiği zaman dört rek'atlı farzları iki rek'at olarak kıldırmış ve mukim cemaate, “Mekkeliler! Namazınızı tamamlayınız; biz misafiriz.” (Muvatta’, Kasru’s-salât, 19) demiştir.