Cuma namazı, gerekli şartları taşıyan her mümin erkeğe farzdır. Bu namazla yükümlü olmanın şartlarından birisi, cemaate katılmaya mani bir mazeretin bulunmamasıdır. Zira meşru bir mazeretin varlığı, Cuma namazının farziyetini düşürmektedir. Hastalık, şiddetli yağış, aşırı soğuk ve sıcak gibi elverişsiz hava koşulları yanında salgın hastalık da kişiye cumanın farz olmasını düşüren bu mazeretler kapsamındadır.
Salgın döneminde maske ve mesafe gibi tedbirlere riâyet edilerek cemaatle namaza devam edilebilmektedir. Ancak bu tedbirler, kış mevsiminin getirdiği elverişsiz hava koşullarıyla birleştiğinde, ülkemizde, cemaatin bir kısmı camide yer bulamadığından dolayı Cuma namazını kılamamaktadır. Bu durumda, cuma namazını kılamayan kişilere öğle namazını kılmak farz olur. Bu, Hz. Peygamber (s.a.s.) döneminde sabit olduğu bilinen ve günümüze kadar ittifakla uygulanan bir hükümdür.
Gerek yukarıda işaret ettiğimiz mazeretler nedeniyle Cuma namazının farziyetinin düşmesi gerekse Cuma kılamayanların öğle namazını kılmakla yükümlü olmaları nedeniyle, aynı camide ikinci kez Cuma namazı kılınmasını gerektiren bir zaruret oluşmamaktadır. Bu itibarla, bir camide birden fazla Cuma namazının kılınması meşru değildir. Diğer yandan bulaşıcı salgın hastalığa yakalananların ve temaslı olanların cemaate katılmamaları ve karantina şartlarına riâyet etmeleri dinen zorunludur.